Gel biraz konuş kulağıma.
Ben dilimi ısırırım her cümle kenarlarında.
Bak bir kalem açılmıyor,
ödem var benim şiirlerimin boğazında.
Damarları kırmızıya çekilmiş boğa,
gel biraz bak duruşuma.
Söz ben gözlerimi kapatırım her yüzüme çattığında.
Bak bir kalem açılmıyor,
ödem var bütün şiirlerimin boğazında.
Gel biraz dinle soluğumu bak nabzıma.
Söz ben nefesimi tutarım her yaklaştığının suratıma.
Bugün bir serçe vuruldu sapanla bak bir kalem daha açılmıyor,
ödem var bütün şiirlerimin boğazında.
Neyzen Emre Tombul
25/03/2010 20:51
26 Mart 2010 Cuma
24 Mart 2010 Çarşamba
YARIN HAVA GÜZEL OLURSA
Yarın hava güzel olursa sabahtan çıkarım yola.
Öğle saatlerinde kaybetmiş olurum Rumeli hisarı kalesini.
Güneye doğru,
Orhan Veli'nin hemen önünden başlayarak ayaklarımı sürmeye kaldırıma,
gölgemi boşayarak çıkarım yola.
Yarın hava güzel olursa beş dakika kendimi bekletirim martılara.
Ney kutumun içinde terbiyelenen kız ile 'mansur'umun tam ortasına yatırıp kumanyamı,
anamı uyandırmadan çıkarım yola.
Yarın hava güzel olursa ben sabahtan çıkarım yola.
Babamın borçlarını yükleyip sırt çantama,
anamı akşamdan vedalayıp,
son rüyamı güneşe tanıtıp,
kendimi beş dakika beklettikten sonra martılara,
Veli'nin oğlunun hemen önünden,
gölgemi azad ederek çıkarım yola.
Neyzen Emre Tombul
24/03/2010 20:59
Öğle saatlerinde kaybetmiş olurum Rumeli hisarı kalesini.
Güneye doğru,
Orhan Veli'nin hemen önünden başlayarak ayaklarımı sürmeye kaldırıma,
gölgemi boşayarak çıkarım yola.
Yarın hava güzel olursa beş dakika kendimi bekletirim martılara.
Ney kutumun içinde terbiyelenen kız ile 'mansur'umun tam ortasına yatırıp kumanyamı,
anamı uyandırmadan çıkarım yola.
Yarın hava güzel olursa ben sabahtan çıkarım yola.
Babamın borçlarını yükleyip sırt çantama,
anamı akşamdan vedalayıp,
son rüyamı güneşe tanıtıp,
kendimi beş dakika beklettikten sonra martılara,
Veli'nin oğlunun hemen önünden,
gölgemi azad ederek çıkarım yola.
Neyzen Emre Tombul
24/03/2010 20:59
ZEHIRSIZ YI(A)LANLAR
Bu kaç sene üst üste sevmektir beni.
Ben ne yaptım sana yalan söylemekten başka ki.
Gözünde hep zengindim,
vezirdim!
Mezar taşımda yazmaz bir günde üç şiiri satın alıp üzerime aldığım!
Bu kaç sene üst üste sevmektir beni.
Ben ne yaptım sana yalan söylemekten başka ki.
Kendi ayaklarını kullanarak gittin her sene aynı yolları kullanarak bana.
Bense en yakın arkadaşımın sırtında bile gelemedim sana.
Bu kaç sene üst üste doğrulamaktır bizi.
Ben ne yaptım sana bize yalan söylemekten başka ki.
Neyzen Emre Tombul
24/03/2010 21:48
Ben ne yaptım sana yalan söylemekten başka ki.
Gözünde hep zengindim,
vezirdim!
Mezar taşımda yazmaz bir günde üç şiiri satın alıp üzerime aldığım!
Bu kaç sene üst üste sevmektir beni.
Ben ne yaptım sana yalan söylemekten başka ki.
Kendi ayaklarını kullanarak gittin her sene aynı yolları kullanarak bana.
Bense en yakın arkadaşımın sırtında bile gelemedim sana.
Bu kaç sene üst üste doğrulamaktır bizi.
Ben ne yaptım sana bize yalan söylemekten başka ki.
Neyzen Emre Tombul
24/03/2010 21:48
BIR ANDA
Bir anda oldu ne olduysa.
Martı seslerine uyandığım,
ikindinin akşam üstlerine soyunan sabahın provasındaydı gözlerim.
Bir anda geçecekti bir kaç saat bir anda olacaktı her şey.
Boş midemi biraz gezindirdikten sonra güneş gözlüklerimi yüzüme tanıtan ortadan yaşlı kadının yanılgısıyla çayımı yudumlayacak Kadıköy vapurunda susamlı can simidim.
Bir anda olacaktı,
bir anda değişecekti her şey.
HEY SEN!
Gözlerimden gelenlerin parmak sileceği.
Şiirimde tekerlenen kendine duruşun.
Sen dudaklarımın sözlüsü,
büyük ikramiyesi bende bekleyen yılbaşı tohumu.
Bir anda oldu,
bir anda geçti son bir kaç saat.
Bir anda değişti her şey bir oldu.
Ve sen oracıkta küpeştede ayaklarının hemen üzerinde bütün gözüktün yeşilime.
Neyzen Emre Tombul
24/03/2010 20:56
Martı seslerine uyandığım,
ikindinin akşam üstlerine soyunan sabahın provasındaydı gözlerim.
Bir anda geçecekti bir kaç saat bir anda olacaktı her şey.
Boş midemi biraz gezindirdikten sonra güneş gözlüklerimi yüzüme tanıtan ortadan yaşlı kadının yanılgısıyla çayımı yudumlayacak Kadıköy vapurunda susamlı can simidim.
Bir anda olacaktı,
bir anda değişecekti her şey.
HEY SEN!
Gözlerimden gelenlerin parmak sileceği.
Şiirimde tekerlenen kendine duruşun.
Sen dudaklarımın sözlüsü,
büyük ikramiyesi bende bekleyen yılbaşı tohumu.
Bir anda oldu,
bir anda geçti son bir kaç saat.
Bir anda değişti her şey bir oldu.
Ve sen oracıkta küpeştede ayaklarının hemen üzerinde bütün gözüktün yeşilime.
Neyzen Emre Tombul
24/03/2010 20:56
16 Mart 2010 Salı
DİLRUBA'NIN KISMETİ
Dilruba'nın kısmeti boyundan küçülürse.
Daha önce de duyduğum birkaç isme dönüşecek dudakları.
Sağ kolunda küçük anacığı,
nişan almış işaret parmağı topuk adacıkları.
Dilruba'nın kısmeti boyundan küçülürse.
Odasında badana altı,
birkaç adrese bürünecek gözleri.
Cebinde baba hatırası emekli maaşı,
denizi gezdirecek Antalya sahilinde bronz ayakları.
Dilruba'nın kısmeti boyundan küçülürse.
Neyzen Emre Tombul
08.03.2010 21:50
Daha önce de duyduğum birkaç isme dönüşecek dudakları.
Sağ kolunda küçük anacığı,
nişan almış işaret parmağı topuk adacıkları.
Dilruba'nın kısmeti boyundan küçülürse.
Odasında badana altı,
birkaç adrese bürünecek gözleri.
Cebinde baba hatırası emekli maaşı,
denizi gezdirecek Antalya sahilinde bronz ayakları.
Dilruba'nın kısmeti boyundan küçülürse.
Neyzen Emre Tombul
08.03.2010 21:50
SEN DE Kİ!
Şimdi bana gelmen için çok erken.
Bu yolda da sana yürüyememek caiz.
Sen de ki!
Ortaköy yolcusu beklemesin Beşiktaş durağında otobüs taksi.
Neyzen Emre Tombul
16.03.2010
Bu yolda da sana yürüyememek caiz.
Sen de ki!
Ortaköy yolcusu beklemesin Beşiktaş durağında otobüs taksi.
Neyzen Emre Tombul
16.03.2010
8 Mart 2010 Pazartesi
ARKADAN
Adamın Biri dolamıştı kolunu bir kadının beline,
arkadan aynı sen gibiydin.
Tipin de hiç değildi oysa seni saran.
İstanbul'un bütün kadınlarıyla dolaşıyordu arkadan.
O an renk körü gözlerime böyle gözüktü:
Bütün adamların yan kesici elleri arka cebindeydi,
iç cebimi soyuyorlardı arkanı döndüğün benden.
Çaktırmadan alıyorlardı kalmasını istemediklerini senden.
Adamın biri dolamıştı kolunu bir kadının beline,
arkadan aynı sendin.
Tam tipindi onu saran,
İstanbul'un bütün kadınlarıyla dolaşıyordu arkadan.
Neyzen Emre Tombul
06.03.2010
revize: 15.03.2010 / 23:26
arkadan aynı sen gibiydin.
Tipin de hiç değildi oysa seni saran.
İstanbul'un bütün kadınlarıyla dolaşıyordu arkadan.
O an renk körü gözlerime böyle gözüktü:
Bütün adamların yan kesici elleri arka cebindeydi,
iç cebimi soyuyorlardı arkanı döndüğün benden.
Çaktırmadan alıyorlardı kalmasını istemediklerini senden.
Adamın biri dolamıştı kolunu bir kadının beline,
arkadan aynı sendin.
Tam tipindi onu saran,
İstanbul'un bütün kadınlarıyla dolaşıyordu arkadan.
Neyzen Emre Tombul
06.03.2010
revize: 15.03.2010 / 23:26
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)