24 Kasım 2009 Salı

İKİ ÖLÜ

Dalgalarla gelirdi kumsala.
Çöpleri, pet şişeleri eleyip, kolibasillerden geçip gelirdi bana.
Aysız gecelerde yakamoz olup dağılırdık, tüm denizlerin karanlık sularına.
Düş olurduk yarı uykuda bir gözü açık!
Köstek olurduk zamana, bir ayağı kırık!
Güneşle gelirdi tekkeye.
Kem gözleri atlatıp, nazarlardan, nefsinden geçip üç kiloluk ruhuyla gelirdi bana.
Bir kamışa iki nefes olup üfledik.
Mühürlenmiş kalplere dağıldık, hu sesiyle tüm kainata saçıldık.
Bir sikke altında iki ölü.
Bulutlara pres yapıp rüzgarlarla gelirdi mezarına.
Gülü bülbüle bırakıp, sıyırarak geçip, misk-i amber kokularıyla, papatyalarla baharla gelirdi yuvamıza.
Galata da diriliş; tekke de aşk randevusu.
Bir tennure altında dört bacak, bir sikke altında iki ölü...

NEYZEN EMRE TOMBUL

20/02/2008

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İlettiğiniz görüşün bir kimliği olsun,
lütfen ADInızı belirtiniz.

Takipçiler

Blog Içi Ara